Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanı Naci Ağbal, Türkiye’nin bütçe yapısını değiştirmeye hazırlandıklarını belirterek, “Program bütçe sistemi Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerinin daha rahat izlenebilmesi için fırsat sağlayacak. Bu sistem, parayı nerede harcadığınızı değil, hangi amaçla harcadığınızı ortaya koyacak” dedi.
Uluslararası kalkınma uzmanlarının, iş dünyasından liderlerin ve yatırımcıların, Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri için finansmanın nasıl artırılabileceğini tartışmak için bir araya geldiği İstanbul Kalkınma Diyalogları 2019 Programı, İstanbul’da başladı.
Programın açılışında konuşan Ağbal, iki gün boyunca Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerinin finansmanının konuşulacağını kaydederek, aynı zamanda yenilikçi politikaların ele alınacağını aktardı.
Eylül 2015’te dünya liderlerinin BM’de toplanarak Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerini kabul ettiğini anımsatan Ağbal, Türkiye’nin de taahhütte bulunduğunu, Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri ajandasına katıldıklarını, bunun takibini de sıkı bir şekilde sürdürdüklerini anlattı.
Ağbal, uluslararası iş birliği sayesinde bu hedeflerin geliştirilmesi gerektiğini belirterek, bu hedeflerin yerine getirilmesi için 2030’a kadar her yıl trilyonlarca dolar finansman gerektiğini söyledi.
Gelişmekte olan ve gelişmemiş ülkelerin bu hedeflere ulaşması için ihtiyacı olan finansmandan bahseden Ağbal, kamunun, STK’ların ve özel sektörün birlikte çalışarak daha fazla fon sağlaması gerektiğini, bu sayede insanların refaha ulaşımının mümkün olabileceğini bildirdi.
Ağbal, kamunun yanı sıra iş dünyasının da bu hedeflere katkı yapabileceğini belirterek, özel sektörü bu alanda daha büyük yatırımlara yönlendirmenin şart olduğunu ifade etti.
Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanı Naci Ağbal, Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerine katkı sunabilecek enstrümanlara değinerek, yeşil bankacılık, kamu harcamaları, Fintech uygulamaları ve İslami finans uygulamalarını anlattı.
Ağbal, “İslami finans sayesinde Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerinin uygulanması mümkün olabilir. 2018’de İslami finans 2 trilyon dolar eşiğini aşmıştır. İslam fonları da buna dahil olmuştur” diye konuştu.
Kalkınma hedefleri için kaynakların azaldığını ve gelecek 10 yılda çok zor hedeflerin yerine getirilmesinin gerektiğini aktaran Ağbal, Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerini bütçe sürecine dahil etmek için güvenilir bir raporlama sistemi gerektiğini, bu şekilde mali desteğin artabileceğini anlattı.
Ağbal, “Türkiye olarak bugünlerde bütçe yapımızı değiştirmeye çalışıyoruz. Yapıyı artık programa bağlı bir harcama sistemine göre çevirmek istiyoruz. O zaman paranın nerede ve nasıl harcandığı daha da açık görülecektir. Bu yeni bütçe programı bize bir fırsat tanıyacak ve Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’nin program bütçe üzerinden izlenebilmesi sağlanacaktır” ifadelerini kullandı.
Mevcut bütçe sisteminde paranın hangi amaçla harcandığının görülemediğini kaydeden Ağbal, şunları kaydetti:
“Program bütçe, parayı nerede harcadığınızı değil, hangi amaçla harcadığınızı ortaya koyuyor. Ulaştırmaya mı, sağlığa mı, işsizlikle mücadeleyi mi harcıyorsunuz. Bütçede şeffaflık, hesap verilebilirlik artmış olacak. Meclis’te bütçenin gerçekte hangi amaçlarla kullanıldığı noktasında daha sağlıklı tartışmalar olacak. Devletin kamu kaynaklarını dağıtırken nelere öncelik verdiği ortaya çıkacak. Kamuoyunun bütçe hakkındaki bilgilenme düzeyi artacak. Bütçeyi sunarken hangi programlara ne kadar para harcadığımızı söyleyeceğiz.”
Yaklaşık 65-70 civarında program, 250 civarında alt program üretildiğini bildiren Ağbal, “Bunlar tamamen uluslararası iyi uygulama örnekleriyle uyumlu ve bu program yapısını tüm kamu kurumlarıyla çalışarak bu noktaya getirdik. 2020 yılı bütçesini bu yapıyla sunmak istiyoruz. Kamu kaynaklarını kullanma noktasında verimliliği arttıracak, kaynakların daha doğru yerlere kanalize edilmesine yardımcı olacak” diye konuştu.
Türkiye’nin az gelişmiş ve gelişmemiş ülkelere yönelik yardımlarından bahseden Ağbal, daha az gelişmiş ülkelere yönelik 2010-2017 yıllarında sağladıkları desteğin 2 milyar doları aştığını ve verilen tüm sözlerin yerine getirildiğini söyledi.
Ağbal, “OECD verilerine göre Türkiye’nin kalkınmadaki yardımı 2018’de 8,6 milyar dolara ulaşmıştır. Ki o da Gayri Safi Milli Hasıla’da önemli bir yer tutmaktadır. Türkiye desteklerini her zaman sürdürmüştür” dedi.
Türkiye’nin insanlık açısından büyük yardımlar yaptığını ve finansal destekler sağladığını anlatan Ağbal, “2018’de Türkiye’nin desteklerine bakacak olursak 7,4 milyar dolara ulaştığı söylenebilir. Türkiye özel sektörü dahil etme konusunda öncüdür. Gerek özel sektör gerek vakıfların kalkınmada ortak çalışması gerekiyor” diye konuştu.
Ağbal, Türkiye’nin insani yardım ve kalkınma konusunda her türlü çabayı gösterdiğinden bahsederek, kamu-özel iş birliği modellerinin kalkınma hedeflerini hayata geçirme açısından önemli fırsatlar sunduğunu vurguladı.
Naci Ağbal, “Şu anda 243 kamu-özel sektör ortaklığının bulunduğu projemiz var. Bu da 53 milyar dolarlık yatırım. Türkiye, Avrupa’da PPP modeline liderlik yapıyor.” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanı Naci Ağbal, programın ardından Başkanlık bürokratlarıyla birlikte Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) Başkanı Achim Steiner ve UNDP heyeti ile de bir görüşme gerçekleştirdi.
Fotoğraflar